30 Eylül 2010 Perşembe

Otopark Sorunu

Otopark sorunu şu anda en büyük sorun. Bizce LPG’li araçlar eğer LPG sistemleri ruhsata işli ise kapalı otoparklara alınmalı

25 yıldır otomotiv sektöründe faaliyet gösteren Tunalı Motor Otogaz sektöründe; LPG’li araçların kapalı garajlara alınmaması, yanlış montajlar ve bayilerin az kontrol edilmesi, kullanıcıların yetersiz bilgiye sahip olması, sektörün başlıca sorunları olduğunu ifade ediyor.

Kısaca şu ana kadarki iş yaşantınızdan bahsedebilir misiniz?

25 yıldır otomotiv sektöründeyim. Oto yedek parça acenteliği, servis işletmeciliği yaptım. Halen 5000 metrekare kapalı bir alana sahip bir plazada oto servis işleri yapmaktayım. 45 personel ile çalışmaktayız. Kaporta, boya, mekanik bakım, mini onarım, 3M boya koruma gibi otomobilin her branşında hizmet vermekteyiz. 2006 Yılında görüşmelerine başladığımız ve 2007 de Türkiye distribütörlüğünü aldığımız Teleflex-GFI LPG dönüşüm sistemlerini Türkiye genelinde ve özellikle Ankara’da süratle tanıtmaktayız.

Dönüşüm sektörüne ne zaman girdiniz? Sizi bu sektöre çeken sebepleri öğrenebilir miyiz?

2005 Yılında bir ürünün montaj bayisi olarak girdik. Dünyada LPG ve CNG dönüşüm hızına ayak uydurmak zorundayız. Bazı şeyleri önceden görmek ve hareket etmek gerekir. LPG/CNG dönüşümü otomotiv sektöründeki yerini almıştır. Bu gidişata uzak durmak yanlış olur diye düşünüp girdik.

Montaj sektöründeki pek çok sıkıntıdan sizin en çok dikkatinizi çekeni öğrenebilir miyiz?

Montaj sektöründeki sıkıntılar oldukça fazladır. LPG’li araçların kapalı garajlara alınmaması, yanlış montajlar ve bayilerin az kontrol edilmesi, kullanıcıların yetersiz bilgiye sahip olması, sektörün başlıca sorunlarıdır. LPG’yi tanıtmak, tüketicilere sevdirmek, medyada tanıtıma hız vermek ve montaj bayilerini standarda kavuşturmak çok önemlidir.

Sizce son dönemde dönüşüm sektöründe eskiye oranla beraberlik arttı mı?

Evet, fazlasıyla arttı diyebilirim. Dernekleşme, dergilerin çoğalması, çeşitli etkinlikler bunun göstergesidir. Fakat her zaman daha iyisi vardır. Birlikte hareket etmenin getirdiği sinerjiyi hepimizin kabul etmesi ve daha çok çalışmamız gerektiğini düşünüyorum.

Sizce TSE’nin dönüşüm konusundaki standartları yeterli mi? Görüşünüzü alabilir miyiz?

Bence yeterli değil. Denetimleri arttırabilirler. Ayrıca enjektörlü bir otoya klasik LPG montajına onay vermelerini anlayabilmiş değilim. Sağlıklı koşullarda ve doğru yapılan bir montaj müşteri memnuniyetini sağlar. Bunu denetlemek herkese fayda sağlar.

Yeni sistemler ile birlikte dönüşüm sektöründe bir düzelme olduğu söyleniyor. Bu konuda düşüncelerinizi öğrenebilir miyiz?

Yeni sistemler eski sistemlere nazaran çok daha başarılı, Bilhassa 2008 de Avrupada, 2009/10 yıllarında Türkiyede mecbur olacak olan R-115 sertifikası, LPG sistemleri üreticilerinin, otomobil üreticilerinin ürettikleri her modelde benzinde vermiş oldukları emisyon ve motor güç değerlerinin aynısını vermelerini talep eden bir sertifikadır. 

Teleflex-GFI markası bu sertifikayı 2006 yılında da tedarik etmiş bulunmaktadır. 

Eklemek istedikleriniz….

Otopark sorunu şu anda en büyük sorun. Bence LPG’li araçlar eğer LPG sistemleri ruhsata işli ise kapalı otoparklara alınmalı. Yurt dışında böyle bir sorun yok, sadece Türkiye’de mevcut. 
Bir kere kapalı otoparkların havalandırma standartları yüksek olmalı ki şu anda bir sürü otopark ta bu standart yok. 

Ayrıca tüketiciler ve yetkililer bilmelidir ki benzinli araçların infilak etme, yan şansı LPG’li araçlara göre çok daha fazladır.

Son olarak ta basında çıkan asılsız ve tüketicileri korkutan yalan yanlış haberler. Tüketiciler Makine Mühendisleri Odası’na başvurarak daha detaylı bilgi alabilirler. Tüketiciler bilmelidirler ki bir araç her hangi bir sebepten de yanabilir, fakat saygı değer basın mensuplarımız araçta LPG varsa hemen “LPG’li araç yandı” gibi ibareler kullanıyorlar. Ama LPG den dolayımı yandı diye sorulunca, yanıt ne yazık ki hayır. Bu konularda basınımız daha bilinçli olmalı ve tüketicileri korkutmamalıdırlar

28 Eylül 2010 Salı

Denizlerin Yeni Gücü: Marinegas

LPG sektörünün lideri İpragaz, 50 yıllık tecrübesiyle yine bir ilke imza atıyor ve yaklaşık 1 yıldır sürdürdüğü çalışmalar sonucunda, teknelerde LPG kullanımına yönelik olarak geliştirdiği iki yeni ürünü piyasaya çıkarıyor: Marinegas engine ve marinegas cuisine.

İpragaz, çevreci özelliğinin yanı sıra yaklaşık %40’a varan yakıt tasarrufu sağlayan marinegas engine tüpünü ve tekne mutfaklarında kullanılacak özel tasarlanmış marinegas cuisine tüpünü 21-26 Ekim tarihleri arasında Marintürk İstanbul City Port-Pendik’te gerçekleşecek olan Boat Show’da, C103 numaralı standında tanıtacak. 



Çevre Dostu LPG, Şimdi de Teknelerde...



İpragaz, çevre dostu LPG’nin teknelerde kullanımıyla ilgili çalışmalarını tamamladı. Türkiye ’nin imzalamış olduğu Kyoto protokolü çerçevesinde izlediği çevreci yaklaşıma uygun bir sistem olan İpragaz Marinegas, çevre dostu LPG sayesinde deniz kirliliğine yol açmıyor. LPG birçok Avrupa ülkesinde, teknelerde alternatif çevreci yakıt olarak yer buluyor. Örneğin; hassas bir yapıya sahip olan Venedik lagünü için oluşturulan proje kapsamında, lagündeki teknelerin %20’sinin LPG yakıtlı tekneye dönüştürülmesi hedefleniyor. Ülkemizde de, 21.10.2006 tarihli İç Su Araçları Yönetmeliği madde 29’da belirtildiği üzere, iç sularda temizlik sağlanmak amacıyla teknelerde LPG’li motor kullanımı destekleniyor.



Fransa, İngiltere, Almanya, İtalya gibi Avrupa’da birçok ülkede örnekleri olan ve güvenilirliği kanıtlanmış bir sistem olan marinegas sistemi sayesinde; tekne tipi, motor gücü ve kullanım şartlarına bağlı olarak benzine göre %40’lara varan tasarruf sağlanıyor. Ayrıca, LPG benzinden daha az oranda yanmayan bileşen içerdiğinden, motorda kalıntı bırakmıyor ve motorun ömrünü uzatıyor. İstenildiği zaman mevcut yakıt sisteminin de kullanılabilir durumda olması, kullanıcıya istediği yakıtı seçme şansı veriyor.

22 Eylül 2010 Çarşamba

ÖMER ATİKER Girişimci Başarı Hikayeleri anlatıldı

Konya Teknokent tarafından “Üni-Girişim” adı altında Üniversiteli Girişimci Yetiştirme Programı kapsamında farklı alanlarda 3 girişimcinin girişimcilikle ilgili deneyimlerini paylaştığı “Girişimci Başarı Hikayeleri” konulu bir panel düzenlendi. 
Halil Cin Konferans Salonu"nda düzenlenen panelde konuşan Teknokent Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Fatih Botsalı, geleceğin girişimcilerinin bu üniversiteden çıkacağını belirterek, “Öğrencilerimizi girişimci olarak yetiştirmek zorundayız. Bilginin yoğun olduğu bu çağda eğitim ve kültür düzeyi yüksek girişimcilere ihtiyacımız var” dedi. 
Son yıllarda girişimciliğin desteklemesine tüm ülkelerin büyük önem verdiğini anlatan Prof. Dr. Botsalı, istihdamı artırma, ekonomik gelişme ve büyümeyi sağlama, iş hayatında inovasyonu hakim kılma, kuruluşların rekabet gücünü geliştirme ve bilgi yoğun alanlarda çalıştırmayı özendirme gibi nedenlerle girişimciliğin arttığını söyledi. 
Atiker Metal İthalat İhracat ve İmalat Sanayi Ticaret Anonim Şirketi Kurucusu Ömer Atiker, sektördeki başarısını öğrencilere anlattı. Atiker Grubu olarak piyasadaki boşlukları iyi gördüklerini, gelişen teknolojiye ayak uydurduklarını belirten Atiker, fırsatları iyi değerlendirerek, pazarlama, reklam, ödeme, servis, garanti imkanları sunarak pazar paylarını artırdıklarını kaydetti. 2001 ekonomik krizinde ortaya çıkan olumsuzluklara rağmen Atiker Şirketi olarak krizden büyüyerek çıkıp, Türkiye"nin en büyük oto LPG tank üreticisi konumuna yükseldiklerini belirten Atiker, 38 ülkeye Lpg otogaz tanklarını, Lpg venturi otogaz sistemlerini (mikserli otogaz sistemleri)ve Lpg sıralı otogaz sistemlerini ihraç eder hale geldiklerini ifade etti. 
Risk almanın girişimciliğin en önemli şartlarından biri olduğunu söyleyen Atiker, “Girişimci adayların başarılı olabilmesi için aileden veya çevreden destek alabilme şansı olmalıdır. Organizasyon ve iletişim konusunda gerekli yeteneklere kısmen sahip olmalıdır. Piyasadaki boşlukları iyi algılayabilmelidir. Bilgi ve teknolojiye değer vermelidir. Ekibinde eksiğini tamamlayan aktörlere sahip olmalıdır. İyi ahlak sahibi olmalıdır. Kısa dönemli kara odaklanmak yerine uzun vadeli hedeflere odaklanmış olmalıdır. Liderlik yeteneklerine sahip olmalı veya en azından ekip çalışmasına yatkın olmalıdır” diye konuştu.

20 Eylül 2010 Pazartesi

Taksiciye Özel Ücretsiz Kasko

Üç yıl motorin ve LPG'sini Opet istasyonlarından almayı taahhüt eden taksicinin kaskosu bedava...

Üç yıl motorin ve LPG'sini Opet istasyonlarından almayı taahhüt eden taksicinin kaskosu bedava...
AYGAZ, OPET, Paro ve İDE işbirliğinde hayata geçen yeni kampanya taksicilere nefes aldıracak.
Artık taksiciler, halihazırda yaptıkları dizel ve otogaz alımlarıyla kaskolarını ücretsiz veya kısmi ödemeli olarak yaptırabiliyor. 
Kampanya kapsamında, Parolu kart kullanan taksiciler, OPET'ten aldıkları yakıt ile yeni kaskolarını daha ucuza ya da tam bedavaya getirecek.
Bu kampanya ile ilk yıl 5 bin taksicinin yakın gelecekte ise tüm taksilerin yüzde 50'sinin bu sisteme girmesi hedefleniyor. 
Kampanyadan yararlanmak isteyen taksiciler, üç yıl boyunca seçtikleri kasko ürününe denk gelen alışveriş tutarında dizel veya otogazı, Parolu Kartları ile OPET istasyonlarından almayı taahhüt edecek. 
Taksiciler, taahhüt ettikleri tutarda alım yapamadıkları durumda, kalan taksit ödemelerini Paro puan veya kredi kartları ile de ödeyebilecek.

15 Eylül 2010 Çarşamba

Nissan 2010 Yılında LPG Seçenekli Modellerini Sunmaya Başlıyor

Nissan'nın bayiler toplantısında 2010 yılında satışı planlanan LPG alternatifli 4x2 4x4 seçeneklerinin tanıtımı yapıldı.

Türkiye'nin önde gelen otomotiv firmalarından Nissan ikinci genel bayiler toplantısını Antalya Belek'te yer alan Calista Luxury Resort'te gerçekleştirdi. Nissan, 2010 yılında Türkiye pazarına sunmayı planladığı yeni araçlarının sunumunu gerçekleştiği gala da bayiler planlanan yeni yatırımlar ile ilgili eğitimler aldılar.

Nissan bayileri, Calista Luxury Resort'te gerçekleştirilen bayiler toplantısında Nissan'ın 2010 yılında otomotiv piyasasında olacak benzinli, opsiyonel LPG ve dizel alternatifli 4x2 - 4x4 versiyonları ve 2.4 - 3.0 dizel motor seçenekleri ile tanıştılar.